Sayfalar

12 Mayıs 2013 Pazar

Anne ve Babaya İtaat Hakkındaki Ayetler ve Hadisler


Allah-u Teâlâ şöyle buyuruyor:
1) Allah’a ibadet edin ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Anneye, babaya,
 akrabaya, yetimlere,
yoksullara, yakın komşuya,
 uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya ve ellerinizin altında bulunanlara 
(köle, cariye, hizmetçi ve benzerlerine) iyi davranın;
 Allah kendini beğenen ve daima böbürlenip duran kimseyi sevmez.”
Nisa 36
Allah-u Teâlâ şöyle buyuruyor:
2) “Biz insana yapacağı hayırlı işlerden biri olarak anne ve babasına 
iyi davranmasını emrettik...”
Ankebut 8
Allah-u Teâlâ şöyle buyuruyor:
3) Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi, annenize ve babanıza da iyi 
davranmanızı kesin bir şekilde emretti. Onlardan biri veya her ikisi senin
 yanında yaşlanırsa, kendilerine öf! bile deme; onları azarlama;
 ikisine de güzel söz söyle! Onları esirgeyerek alçakgönüllülükle üzerlerine kanat ger
 ve: Rabbim! Küçüklüğümde onlar beni 
nasıl yetiştirmişlerse, şimdi de sen onlara (öyle) rahmet et! diyerek dua et.”
İsra 23-24
Allah-u Teâlâ şöyle buyuruyor:
4) “Biz insana, annesine ve babasına iyi davranmasını tavsiye etmişizdir. 
Çünkü anası onu nice sıkıntılara katlanarak taşımıştır. 
Sütten ayrılması da iki yıl içinde olur. (İşte bunun için) önce bana,
 sonra da annene ve babana şükret diye tavsiyede bulunmuşuzdur. Dönüş 
ancak banadır.”
Lokman 14
5) Abdullah ibni Mes’ud (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e:
Allah’ın en çok sevdiği amel hangisidir? diye sordum.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Vaktinde kılınan namazdır’ buyurdu.
Sonra hangisi gelir dedim.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Ana babaya iyilik etmektir’ buyurdu.
Daha sonra hangisidir dedim.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Allah yolunda cihad etmektir’ buyurdu.”
Buhari, Müslim
6) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Hiçbir çocuk babasının hakkını ödeyemez. Eğer onu köle olarak bulup hürriyetine 
kavuşturursa babalık hakkını ödemiş olur’buyurdu.”
Müslim
7) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Allah’a ve ahiret gününe iman eden kimse misafirine ikram etsin. Allah’a ve ahiret 
gününe iman eden kimse akrabasını ziyareti yapsın. Allah’a ve ahiret gününe iman eden 
kimse ya hayır konuşsun veya sussun’ buyurdu.”
Buhari, Müslim
8) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Allah yaratma işini bitirdiğinde akrabalık ve kardeşlik bağı Allah’ın huzurunda durarak:
Bu duruş akrabalık ve kardeşlik alakasını kesenden sana sığınma duruşudur, dedi. 
Allah-u Teâlâ’da:
Pekâlâ, seni koruyup gözeteni gözetmeme seninle ilgisini kesenden münasebeti kesmeme
 razı olur musun? diye sordu. Kardeşlik ve akrabalık bağı:
−Evet, razıyım dedi. Bunun üzerine Allah-u Teâlâ:
−Sana bu hak verilmiştir’ buyurdu.”
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bunları anlattıktan sonra isterseniz bu gerçeği
 doğrulayan şu ayeti okuyunuz, buyurdu:
Geri dönerseniz, yeryüzünde bozgunculuk yapmaya ve akrabalık bağlarını 
kesmeye dönmüş olmaz mısınız? İşte bunlar, Allah’ın kendilerini lânetlediği, 
sağır kıldığı ve gözlerini kör ettiği kimselerdir. Muhammed 22, 23
Buhari Edeb 13, Müslim Birr 16
9) Başka bir hadiste Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle dedi:
“Allah-u Teâlâ, ey akrabalık bağı! Seni gözeteni gözetirim, seninle ilgiyi kesenden ben de 
ilgiyi keserim buyurdu.”
Buhari Edeb 13
10) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Bir adam Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e gelerek:
−İnsanlar arasında kendisine en iyi davranmam gereken kimdir? diye sordu.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Annen’dir’ buyurdu.
Adam:
−Ondan sonra kimdir diye sordu.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yine:
−‘Annen’dir’ buyurdu.
Adam tekrar:
− Ondan sonra kimdir diye sordu.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yine:
−‘Annen’dir’ buyurdu.
Adam:
− Ondan sonra kimdir diye sordu.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Baban’dır’ buyurdu.
Buhari Edeb 2, Müslim Birr 1
11) Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e:
−Kendisine en iyi davranılması gereken kimdir sorusuna, Rasulullah
 (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
“Annen, annen, annen, sonra baban, sonra da yakın akrabalarındır” buyurdu.
Müslim Birr 2
12) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Ana babasının veya onlardan birinin ihtiyarlık zamanlarına yetişirde gerekli hizmette 
bulunmama sebebiyle cennete giremeyen kimsenin burnu yerlerde sürünsün diye üç sefer
 tekrarlanmıştır’ buyurdu.”
Müslim Birr 9
13) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Bir adam:
−Ya Rasulallah! Benim akrabalarım var, ben onları ziyaret ediyorum onlar benimle alakayı 
kesiyorlar. Ben onlara iyilik ediyorum, onlar bana kötülük ediyorlar. Ben onlara anlayışlı
 yumuşak davranıyorum, onlar bana kaba ve cahilce davranıyorlar, dedi.
Bunun üzerine Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Eğer dediğin gibi isen, onlara kızgın kül yedirmiş oluyorsun. Sen böyle davrandıkça 
Allah’ın yardımı seninledir’ buyurdu.”
Müslim Birr 22
14) Enes (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Bir kimse rızkının çoğalmasını ve ömrünün uzamasını isterse akrabasını kollayıp 
gözetsin’ buyurdu.”
Buhari Edeb 12, Müslim Birr 20
15) Enes (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Ebu Talha (Radiyallahu Anh) Medine’de Ensarın hurma bahçesi yönünden en varlıklısı
 idi. Ebu Talha (Radiyallahu Anh)’ın en sevdiği malıda mescidin karşısındaki Beyruha 
adlı hurma bahçesiydi. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bu bahçeye girer
 oradan tatlı su içerdi.
Ebu Talha (Radiyallahu Anh)“Sevdiğiniz şeylerden infak edinceye kadar asla 
iyiliğe erişemezsiniz. Her ne infak ederseniz şüphesiz Allah onu bilir” ayeti 
inince Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in yanına gelerek:
−Ya Rasulallah! Allah sana:
“Sevdiğiniz şeylerden infak edinceye kadar asla iyiliğe erişemezsiniz.
 Her ne infak ederseniz şüphesiz Allah onu bilir” ayetini gönderdi.
 Benim en sevdiğim malım ise Beyruha adlı bahçedir. O Allah için sadakadır. 
Allah’tan onun sevabını ve ahiret azığı olmasını isterim. Burayı Allah’ın sana gösterdiği
 şekilde kullan, dedi.
Bunun üzerine Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Aferin sana bu ne karlı ve ne iyi bir maldır. Dediğini işittim fakat ben bu malı 
akrabalarına vermeni uygun görüyorum’dedi.”
−Ebu Talha öyle yapayım Ya Rasulallah! Dedi ve bahçeyi akrabaları ve amca çocukları
 arasında taksim etti.
Buhari Zekât 44, Müslim Zekât 42
16) Abdullah ibni Amr ibni As (Radiyallahu Anh) şöyle demiştir:
“Bir adam Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e gelerek:
−Allah’tan sevabını umarak hicret ve cihad etmek üzere sana biat ediyorum, yani siyasi
 otoriteni kabul edip elini tutuyorum, dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’de:
−‘Ana ve babandan hayatta kalan var mı?’ diye sordu.
Adam:
−Her ikisi de sağdır, dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’de:
−‘Allah’tan ecir ve sevap kazanmak mı istiyorsun?’ diye sordu.
Adam:
−Evet deyince Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Anne ve babana dön onlara iyi bak’ buyurdu.”
Buhari Cihad 138, Müslim Birr 6
17) Bir adam Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e gelip cihad için izin istedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Annen ve baban sağ mı?’ diye sordu.
Adam:
−Evet deyince Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Öyleyse git onlara hizmet et’ buyurdu.”
Buhari Cihad 138, Müslim Birr 5
18) Abdullah ibni Amr ibni As (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Akrabasının yaptığı iyiliğe benzeriyle karşılık veren gereği biçimde gözetme ve 
ziyaret etme görevini yerine getirmiş sayılmaz. Akrabayı görüp gözeten ilgilenen kimse, 
kendisiyle ilgiyi kesmelerine rağmen onlara iyilik etmeye devam edendir’ buyurdu.”
Buhari Edeb 15
19) Aişe (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Akrabalık ve Müslümanlık bağı arşa tutunarak şöyle demiştir. Beni koruyup gözeteni 
Allah koruyup gözetsin. Benimle ilgisini kesenden de Allah rahmet ve ikramını kessin’
 buyurdu.”
Buhari Edeb 13, Müslim Birr 17
20) Mü’minlerin annesi Meymune Binti’l-Haris (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’den izin almadan bir cariyeyi azad edip
 hürriyetine kavuşturdum. Nöbet günü gelip de Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
 yanına gelince:
−Haberin var mı? Farkına vardın mı? Cariyemi azad ettim dedim.
Bunun üzerine Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Gerçekten yaptın mı bunu?’ diye sordu.
Bende:
−Gerçekten azad ettim deyince, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Eğer cariyeyi dayılarına hediye etseydin daha çok sevap kazanırdın’ buyurdu.”
Buhari Hibe 15, Müslim Zekât 44
21) Ebu Bekir (Radiyallahu Anh)’ın kızı Esma (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:
“İslamiyeti kabul etmemiş müşrik olan annem Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
 zamanında yanıma gelmişti. Yardım edebileceğimi umarak bana ümid bağlamıştı.
 Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e ona ikramda bulunabilir miyim, 
görüp gözetebilir miyim? diye sordum.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’de:
−‘Evet, annene iyi davran’ buyurdu.”
Buhari Hibe 29, Müslim Zekât 50
22) Abdullah ibni Mes’ud (Radiyallahu Anhuma)’nın karısı Zeyneb es-Sekafiyye
 (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:
“Bir gün Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Ey Kadınlar cemaati ziynet eşyalarınızdan bile olsa sadaka veriniz’ dedi. Bunun üzerine 
ben kocam Abdullah ibni Mes’ud(Radiyallahu Anhuma)’nın yanına varıp:
−Sen eli dar bir adamsın, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bize sadaka 
vermemizi emretti. O’na git de bir sor bakalım sana ve çocuklarına sarf edeceğim
 meblağ sadaka yerine geçer ise size, değilse başkalarına vereyim, dedim.
Kocam Abdullah da:
−Kendin git ve sor deyince kendim gidip Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in
 kapısına varınca ensardan bir kadının da orada beklediğini gördüm onun maksadı da
 benimkinin aynı imiş. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in heybetinden içeriye
 girmeye çekinirdik. İçeriden Bilal çıkıverince ona:
−Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e git de ona iki kadın kapıda duruyor, 
sizden kendi kocalarına ve elleri altındaki yetimlere sarf ettikleri sadaka yerine
 geçer mi diye soruyorlar de, fakat bizim kim olduğumuzu da söyleme, dedik.
Bilal Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in yanına girdi ve meseleyi sordu. 
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Onlar kimlerdir?’ buyurdu.
Bilal de:
−Ensardan bir kadın ile Zeyneb’dir, dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−Zeyneb’lerin hangisi, deyince Abdullah ibni Mes’ud (Radiyallahu Anhuma)’nın
 karısı cevabını verdi.
Bunun üzerine Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Onlar böyle yapmakla iki sevap birden kazanırlar. Birisi akrabalarını himaye etme
 sevabı diğeri de sadaka sevabı’buyurdu.”
Buhari Zekât 48, Müslim Zekat 45
23) Ebu Süfyan Sahr ibni Harb (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:
“Herakliyüs, Ebu Süfyana:
−O Nebi size ne emrediyor? diye sordu.
Ebu Süfyan:
−O bize Allah’a ibadet etmemizi, O’na hiçbir şeyi denk tutmamamızı, atalarınızın 
dediği şeyleri ve gittiği yolları bırakmamızı, namazı kılmamızı, doğru ve 
iffetli olmamızı, akrabayı da görüp gözetmemizi emrediyor, dedim.”
Buhari, Müslim
24) Ebu Zer (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Muhakkak ki siz yakında bir yer fethedeceksiniz ki orada para birimi olarak 
dirhem ve dinar yerine kırat kullanılmaktadır’buyurdu.”
Başka bir rivayette ise Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Siz kırat’ın kullanıldığı Mısır’ı fethedeceksiniz. Oranın halkına iyi davranmanızı 
tavsiye ediyorum. Çünkü onlarla aramızda bir akrabalık bir de hısımlık bağımız 
vardır’ buyurdu.”
Bir diğer rivayette ise Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Siz orayı fethettiğiniz zaman halkına iyi davranın zira onlara karşı hısımlık 
ve akrabalık bağımız vardır’ buyurdu.”
Müslim
25) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle demiştir:
“Yakın akrabalarını uyar” Şuara 214. ayeti inince Rasulullah
 (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Kureyş kabilesini çağırdı. Onlar da toplandılar.
 Genel ifadelerle kabilelere özel olarak da şahıslara hitab ederek:
−‘Ey Abdi Şems oğulları! Ey Ka’b ibni Luey oğulları! Kendinizi cehennemden kurtarınız.’
−‘Ey Mürre ibni Ka’b oğulları kendinizi cehennemden kurtarınız.’
−‘Ey Abdi Menaf oğulları kendinizi cehennemden kurtarınız.’
−‘Ey Haşim oğulları kendinizi cehennemden kurtarınız.’
−‘Ey Abdulmuttalib’in oğulları kendinizi cehennemden kurtarınız.’
−‘Ey Fatıma kendini cehennemden kurtar. Çünkü sizi Allah’ın azabından kurtarmaya 
benim gücüm yetmez. Ama aramızdaki akrabalık bağından dolayı sizinle ilgimi 
kesmeyecek ve akrabalık haklarını yerine getireceğim’ dedi.”
Müslim İman 348
26) Ebu Abdullah Amr ibni Âs (Radiyallahu Anh) şöyle demiştir:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Akrabam olan falan oğulları ailesi benim dostum değildir. Benim dostlarım 
Allah ve salih mü’minlerdir. Fakat ötekilerle aramızda akrabalık bağı bulunduğu 
için kendileriyle ilgimi kesmeyip akrabalık haklarını yerine getireceğim’ buyurdu.”
Buhari Edep 14, Müslim İman 366
27) Ebu Eyyub Halid ibni Zeyd el-Ensari (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Bir adam:
−Ya Rasulallah! Beni cennete sokacak ve cehennemden uzaklaştıracak bir davranışı
 haber ver, dedi.
Bunun üzerine Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Allah’a ibadet edip ona hiçbir şeyi denk tutmazsın, namazı kılar, zekâtı verir ve
 akrabalarını görüp gözetirsin’ buyurdu.”
Buhari Edeb 10, Müslim İman 14
28) Abdullah ibni Ömer (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:
“Benim nikâhım altında bir kadın vardı ve ben onu seviyordum. Babam ise onu 
kerih görüyor ve istemiyordu. Babam bana onu boşamamı emretti. Ben bundan 
imtina ettim. Müteakiben ben bu durumu Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
’e zikrettim.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Ey Abdullah bin Ömer, karını boşa’ buyurdu. Ben de karımı boşadım.”
Tirmizi 1200, Ebu Davud 5138, İbni Mace 2088, Ahmed 2/20-157,
 Albani 7/136
29) Ebu’d-Derda (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Adamın biri gelerek:
−Benim bir karım var. Annem ise onu boşamamı emrediyor ne yapmalıyım? diye sordu.
Ebu’d-Derda (Radiyallahu Anh) ona şu cevabı verdi:
−Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Anne ve baba cennete orta kapıdan girmeye vesile olur veya insanı cennete 
ulaştıracak en iyi şey ana babaya iyilik etmektir. Artık sen o kapıyı istersen bırak
 istersen elinde tut’ buyurdu.”
Tirmizi Birr 3
30) Bera ibni Azib (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Teyze anne yarısıdır’ buyurdu.”
Tirmizi Birr 6

31) Allah-u Teâlâ şöyle buyuruyor:
Geri dönerseniz, yeryüzünde bozgunculuk yapmaya ve akrabalık
 bağlarını kesmeye dönmüş olmaz mısınız?İşte bunlar, Allah’ın 
kendilerini lânetlediği, sağır kıldığı ve gözlerini kör ettiği kimselerdir.”
Muhammed 22, 23
32) Allah-u Teâlâ şöyle buyuruyor:
Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi, annenize ve babanıza da 
iyi davranmanızı kesin bir şekilde emretti. Onlardan biri veya her ikisi
 senin yanında yaşlanırsa, kendilerine of! bile deme; onları azarlama; 
ikisine de güzel söz söyle. Onları esirgeyerek alçakgönüllülükle üzerlerine
 kanat ger ve: Rabbim! Küçüklüğümde onlar beni nasıl yetiştirmişlerse, 
şimdi de sen onlara (öyle) rahmet et! diyerek dua et.
İsra 23, 24
33) Ebu Bekre Nüfey ibni Haris (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Büyük günahların en büyüğünü size haber vereyim mi?’ diye üç defa sordu.
Biz de:
−Evet, ya Rasulallah! Dedik.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’de:
−‘Allah’a şirk koşmak, ana babaya karşı gelip itaatsizlik etmek’ buyurduktan sonra 
yaslandığı yerden doğrulup oturdu ve:
−‘Dikkat edin yalan söylemek ve yalan yere şahitlik yapmak’ buyurdu. Bu sözü o 
kadar tekrar etti ki biz keşke sussaydı diye arzu ettik.”
Buhari Şehadet 10, Müslim İman 143
34) Abdullah ibni Amr ibni Âs (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Büyük günahlar şunlardır; Allah’a ortak koşmak, ana babaya itaatsizlik etmek, 
haksız yere adam öldürmek ve yalan yere yemin etmektir’ buyurdu.”
Buhari Eyman ve’n-Nuzur 16
35) Abdullah ibni Amr ibni Âs (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Bir kimsenin kendi annesine ve babasına sövmesi büyük günahlardandır’ dedi.
Sahabeler:
−Ya Rasulallah! İnsan hiç kendi annesine ve babasına söver mi? deyince Rasulullah
 (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Evet, bir kimse tutar birisinin babasına söver o da onun babasına söver, o kişi 
başkasının anasına söverse o da onun anasına söver’ buyurdu.”
Müslim İman 146
36) Başka bir hadiste Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
“İnsanın kendi annesine ve babasına lanet etmesi büyük günahlardandır” buyurdu.
Sahabeler:
−Ya Rasulallah! Bir insan kendi annesine ve babasına nasıl lanet eder, deyince
 Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−“Birinin babasına söver o da onun babasına söver. Adamın anasına söver o da
 onun anasına söver” buyurdu.
Buhari Edep 4
37) Ebu Muhammed Cubeyr ibni Mut’im (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Akrabayla ilgisini kesen cennete giremez’ buyurdu.”
Buhari Edep 11, Müslim Birr 18
38) Ebu İsa Muğire ibni Şube (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Allah size annelere itaatsizlik etmeyi, kız çocuklarını diri diri toprağa gömmeyi 
üzerinde verilmesi gereken şeyleri vermemeyi, hakkınız olmayan şeyleri istemeyi,
 haram kıldı ve dedikodu yapmayı çok soru sormayı ve gereksiz yere mal 
sarfetmeyi de mekruh kılmıştır’ buyurdu.”
Buhari İstikraz 19, Müslim Akdiye 10

Hiç yorum yok: